Ellerinizi asla değdirmeyin! Bu çiçek gizli güçlere sahip

Nergis Çiçeği: Güzelliğin Ötesinde Tehlikeler Saklayan Bir Bitki

Herkesin favori çiçeklerinden biri olan nergis, baharın müjdecisi olarak bilinir ancak aslında beklenmedik tehlikeler de barındırabilir. Bahçe uzmanı Adam Kirtland’a göre, bu zarif çiçeğin güzelliği arkasında pek bilinmeyen sırlar yatmaktadır.

Sosyal medya hesapları üzerinden bahçecilik ipuçları paylaşan Kirtland, nergislerin sıradışı yanlarını anlatarak dikkat çekiyor. Nergisler hakkında “Birkaç sinsi sır saklı” diyen uzman, çiçeğin aslında ne kadar ilginç olduğuna işaret ediyor.

GİZLİ GÜÇLER: FAYDADAN ÇOK DAHA FAZLASI

Kirtland, nergislerin içinde güçlü bir bileşik olan galantamin bulunduğunu ve bu maddenin Alzheimer hastalığının tedavisinde kullanıldığını belirtiyor. “Nergisler sadece güzellikleriyle değil, aynı zamanda tıbbi değerleriyle de öne çıkıyorlar” diyor Bahçe uzmanı.

Nergislerin kendilerini doğada nasıl koruduğuna da değinen Kirtland, “Hayvanlar nergisleri yemiyor çünkü toksin dolu. Gerçekten doğada hayatta kalmak için mükemmel bir strateji geliştirmişler” şeklinde konuşuyor.

SİNSİ TEHLİKE: DİKKATLİ OLUN

Nergislerin beraberinde bazı riskler getirdiğini vurgulayan Kirtland, özellikle nergis özsuyuyla cildin temasının tahrişe sebep olabileceğini belirtiyor. Kirtland, “Nergis özsuyuna temas ederseniz, ciddi tahriş olabilir” diyerek uyarıyor. Aynı zamanda nergislerin diğer çiçeklerle aynı vazoda bulundurulmasının da önerilmediğini dile getiriyor. Kirtland’a göre, nergislerin salgıladığı sıvılar diğer çiçeklerin ömrünü kısaltabilir: “Farklı çiçeklerle bir arada bulundurursanız, bu çiçekleri olumsuz etkileyebilir” diyor.

SOSYAL MEDYADA BÜYÜK İLGİ

Kirtland’ın bu paylaşımı sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Bir kullanıcı, “Nergislerin tıbbi faydalarını bilmiyordum, gerçekten şaşırtıcı” derken, bir diğeri “Evet, nergisler benim ellerimi tahriş ediyor ama yine de favorim” yorumunu yapıyor. Başka bir kullanıcı ise “Narcissus ismi Yunanca’da ‘uyuşukluk’ anlamına geliyor. Vedat ondanmış anlaşılan” diyerek nergis çiçeğinin adının kökenine dikkat çekiyor.

Related Posts

İç Dünyamız Artık Görülüp Ölçülebiliyor!

Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu ifade ediyor. 

Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

Uzmanı uyardı: 50 yaş sonrasında görme kaybına neden olabilir!

Sarı nokta hastalığı, 50 yaş ve üzerindeki bireylerde sıkça görülen ve görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığıdır. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, erken teşhisle bu kaybın önüne geçilebileceğini belirtti.

Beyin ölümü gerçekleşen Iraklı Elias’ın organları umut oldu

Samsun’da kazada yaralanıp, kaldırıldığı hastanede beyin ölümü gerçekleşen Iraklı Elias Naif Elias Nasır’ın (16) 2 böbrek, 2 kornea, kalp ve karaciğeri, 6 kişiye umut oldu. Nasır’ın dayısı Meşal Gaip Huseyin Nasır, “Biz 9 senedir Samsun’dayız. Vatandaşların bize çok iyilikleri oldu. Biz de buna bir karşılık göstermek istedik” dedi.

Doğuştan gelen kalp anomalisinden 47 yaşında kurtuldu

İstanbul’da yaşayan evli ve 1 çocuk annesi Dilek Cömert (47), çocukluğundan beri sık sık akciğer enfeksiyonu geçiriyor ve hastaneye gittiğinde bronşit, zatürre, verem gibi farklı farklı teşhisler alıyordu. Hareket ederken yorulan ve sürekli dinlenme ihtiyacı hisseden Cömert’e 2006-2007 yılında ‘scimitar sendromu’ denilen kalp anomalisi teşhisi konuldu. Cömert, kardiyoloji doktorunun önerisiyle Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal’e muayene oldu. Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal, tarafından kalbi durdurulmadan minimal invaziv (kapalı yöntem) ile ameliyat edilen Cömert, yaklaşık 3 saatlik ameliyatından ardından sağlına kavuştu ve taburcu oldu.

Aşırı aktif mesane kadınları tehdit ediyor! Ani idrar yapma isteği en tipik belirtisi

“Ani idrarım geldi, yetişemedim”, “Çok sık idrara çıkıyorum, böbreklerim iyi çalışıyor”, “Evden çıkmadan önce mutlaka tuvalete girerim” Günlük hayatımızda yaşadığımız veya çevremizden sıkça duyduğumuz bu yakınmalar, toplumda “aşırı aktif mesane” olarak bilinen mesane hiperaktivitesi hastalığının sinyali olabilir.